Ana Sayfa Siyaset CHP TBMM Grup Toplantısı

CHP TBMM Grup Toplantısı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:
Değerli arkadaşlarım, dün İstanbul’da Türk Ocakları’nın düzenlediği önemli bir toplantıya katıldım. “İslam Dünyası Meseleleri ve Çözüm Yolları” konulu bir sempozyumdu, ilki 2016 yılında yapılmıştı. Kartal’da yapılmıştı, ona da katılmıştım, orada da bir konuşma yapmıştım. Aradan belli bir süre geçtikten sonra ikincisi düzenlendi. Aynı başlıkla düzenlendi ama bu kez çok daha geniş kapsamlıydı. Rusya’dan, Fas’tan tutun, pek çok Türk cumhuriyetlerine kadar din insanları, kendi alanında önemli araştırmalar yapan, akademik dünyadan da, uygulamadan da pek çok insanlar katılmışlardı. Onların görüşlerini, onların İslam’a bakışlarını ve İslam dünyasının yaşadığı sorunları ve sorunları nasıl aşmamız gerektiği konusundaki çalışmalarının bir kısmını dinledim, bir bölümünü dinledim ve konuşmamdan sonra, öğleden sonra ayrıldım, Ankara’ya geldim.

Her kavga sonlarını getiriyor, her kavga sonlarını getiriyor. Kendileri kendi sonlarını getiriyorlar. Bizi dinleseler emin olun çok güzel şeyler olacak ama bizi de dinlemiyorlar. Doğruları dinlemeye tahammül edemiyorlar. Yanlıştan besleniyorlar, kinden, öfkeden besleniyorlar. Buradan çıkmaları lazım. Değil arkadaşlarım. Yusuf Has Hacip’in 11’inci Yüzyıl’da yazdığı güzel bir kitap var: Kutadgu Bilik. Devlet olma bilgisi, devlet olma bilgisi… 11’inci Yüzyıl’da yazıyor, 21’inci Yüzyıl’dayız; dönemin yöneticileri için ne söylüyor? Üç madde var çok değerli, onları okumak isterim.

Diyor ki Yusuf Has Hacip; “Tebaanın, yani halkın senin üstünde üç hakkı vardır” diyor. “Bu hakları öde ve onları zorluğa düşürme, halkı zorluğa düşürme” diyor. Bunlardan biri, “memleketinde gümüş temiz kalsın, onun ayarını koru ey bilgili insan” diyor. Yani paranın değerini koru. Yani paran yerlerde sürünmesin. İkincisi: “Halkı adil kanunlarla idare et. Birinin diğerine tahakkümüne kalkışmasına izin verme, onları koru” diyor. 11’inci Yüzyıl’da halkın adaletle yönetilmesi gerektiğini söylüyor bir bilge, dönemin bilgesi söylüyor. Ve Padişaha sunuluyor bu; dönemin yöneticisine sunuluyor bu. Üçüncüsü: “Bütün yolları emin tut. Yol kesici ve haydutların hepsini ortadan kaldır.” Bugün de var yol kesiciler, bugün de var haydutlar. Biz 5’li çeteye boşuna mı diyoruz değerli arkadaşlar? Sarayın beslemeleri diye boşuna mı söylüyoruz?

Değerli arkadaşlarım, AK Parti iktidarı döneminde her yıl ortalama 20 bin ton çay ithal edildi Türkiye’ye, 20 bin ton… Bugüne kadar 183 bin ton çay ithal edildi, 434 milyon dolar para ödendi. 434 milyon doları biz Rize’ye, Trabzon’a verseydik ne oldu? Arhavi’ye verseydik ne olurdu? Artvin’e verseydik ne olurdu? Rizeli kazanmasın, Artvinli kazanmasın, Trabzonlu kazanmasın, Karadenizli kazanmasın ama yabancı çay üreticileri kazansın. Bu iktidar size değil yabancı çay üreticilerine çalışıyor. Sözüm söz; bize oy versinler veya vermesinler biz adaletten yanayız. Kim çalışıyorsa, alın teri döküyorsa onlardan yanayız. İktidar olacağız… Rizeli kardeşim sen de duy bunu, Trabzonlu kardeşim sen de duy bunu: İktidar olacağız, kaçak çayla nasıl mücadele edilir göreceksin. Rize’nin meydanında sözüm var: Kaçak çayları toplayıp, tamamını yakacağım. Sen kazanacaksın sen… Sen kazanacaksın. .

Bizim için her şeyden önemli, bu ülkede yaşayan insanların refahıdır, mutluluğudur. Bir çocuk yatağa aç giriyorsa, hiç birimiz yatağa tok giremeyiz. Bizim siyaset anlayışımız budur. Çayı üreteceksin, alın teri dökeceksin; sen kazanmayacaksın, dışarıdan çay ithal edilecek… Niçin? Rizeliyi çantada keklik görüyor, Trabzonluyu oyu çantada keklik görüyor, Orduluyu çantada keklik görüyor, Giresunluyu çantada keklik görüyor… “Ne yaparsam yaparım, ensesine vururum. Zorla alırım bunların ağzındaki lokmayı. Yine onlar gelir, bana oy verirler” diye düşünüyor. Unutma, unutma!.. Bu millet artık uyandı. Milletin sesi var artık. Bil bunu artık! .

Ahmet Kılıç, Mardin Kızıltepe Buğday Pazarı Başkanı bir mesaj göndermiş. Diyor ki: “Çiftçimizin elektrik borcu var. Bu borçların faizleri ve cezaları silinsin.” Söz verdim, söz verdik hep beraber; iktidar olduğumuzda çiftçinin ister bankalardan, ister Tarım Kredi Kooperatiflerinden aldıkları kredilerin faizlerini ilk bir haftada tak diye sileceğiz. Emin ol kardeşim, tak diye sileceğiz.

Uyuşturucu baronları ile mücadele edemiyorlar, fotoğraflar çektiriyorlar. Sizin çocuklarınızı zehirleyen uyuşturucu baronlarıyla mücadele etmek istiyorsanız bize katılacaksınız bize. Devlette liyakat olsun diyorsanız bize katılacaksınız. Gençlerimiz geleceklerini dışarıda değil, kendi ülkelerinde arasınlar diyorsanız anneler babalar bize katılacaksınız. Suriyeliler kendi özgür iradeleriyle Suriye’ye gitsin diyorsanız yine geleceksiniz, bize katılacaksınız. Beraber çalışacağız, birlikte çalışacağız, birlikte yöneteceğiz; hakkı, hukuku ve adaleti beraber sağlayacağız. Hiç kimsenin endişesi olmasın ve hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Umutsuzluğa kapılmak bizim kitabımızda yoktur.

Herkese sevgiler, saygılar sunuyorum. Sağ olun, var olun.

source